Hukuk Katliamı Yaşandı!

BÖLGE GÜNDEMİ (Web Sitesi) - Web Sitesi | 16.02.2020 - 22:30, Güncelleme: 28.03.2022 - 16:21 1763+ kez okundu.
 

Hukuk Katliamı Yaşandı!

İntaya&Özmen&Köksal Adi Ortaklığı Avukatı Sezgin Yıldırım, Belde Evlerin yıkım kararına ilişkin, “Ortada geçerli ve uygulanması gereken bir yargı kararı varken, bu hiçe sayılarak Ordu Büyükşehir Belediyesince hukuka aykırı şekilde yıkım işlemlerine devam edilmiştir” dedi.
Altınordu ilçesi Kirazlimanı mahallesinde yer alan ve Ordu Büyükşehir Belediyesi tarafından 2017 yılında arsa satışı karşılığı gelir paylaşımı modeliyle ihale edilen 11 bin 575 metrekarelik denize sıfır arazide yükselen Belde Evler projesinde yıkım dördüncü gününde de devam etti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Milletvekili Ergün Taşcı’ya akıbetini sorup, “Belediye Başkanı Hilmi Güler’e kaç kez söyledim, nasıl yıkmazsınız?” dediği projede, İntaya & Özmen & Köksal Adi Ortaklığı dün basın toplantısı düzenledi. Ordu İdare Mahkemesi'nin verdiği son yıkım kararıyla ilgili olarak yürütmeyi durdurma kararı alan konsorsiyum yaptığı açıklamada, “Ordu Büyükşehir Belediyesi, yüzde 22.5 hissesi belediyeye ait Belde Evlerin yıkımına başlarken hak ve hukuk katliamına yol açtı” ifadelerine yer verildi. İntaya&Özmen&Köksal Adi Ortaklığı adına basın açıklaması metnini okuyan Av. Sezgin Yıldırım, Ordu Büyükşehir Belediyesi tarafından geçtiğimiz yıl yapılan yapı tatil tutanağı, ruhsat iptali ve yıkım işlemi ile imar değişikliği işlemi olarak açılan davalarla ilgili yürütmeyi durdurma kararı aldıklarına dikkat çekti. Yıldırım’ın konuşmasından satır başları şöyle; ‘SÜREÇ HUKUKA AYKIRI’ Yıkımla ilgili alınan idari işlemler yönünden 3 kez aynı Mahkeme tarafından “yürütmeyi durdurma kararı” verilmiş iken; sebebini anlayamadığımız bir şekilde son olarak aynı mahkeme tarafından daha önce 3 kez verilen yürütmeyi durdurma kararına rağmen, bu kez yürütmeyi durdurma kararı talebimiz reddedilerek hukuka aykırı şekilde yıkım süreci başlatılmıştır. ‘BAŞVURU SONUÇLANMAMIŞTI’ Ordu İdare Mahkemesi tarafından yürütmeyi durdurma talebimizin reddedilmesine ilişkin bu karar henüz tarafımıza ve Ordu Büyükşehir Belediyesine usulüne uygun bir şekilde tebliğ edilmediği halde; 11 Şubat 2020 tarihinde, Ordu Büyükşehir Belediyesi tarafından 200 kişilik zabıta ve polisten oluşan güvenlik güçleri de hazır edilmek suretiyle yıkım yapılmak amacıyla sabah saat 09.00 suları itibariyle inşaat alanına gelinmiştir. ‘TEBLİGAT YAPILMADI’ Sözleşme ile müvekkilin zilyetliğinde bulunan inşaat sahasına hukuka aykırı bir şekilde gelinerek yıkımla ilgili herhangi bir tebligat yapılmaksızın ve tahliye için hiçbir süre verilmeksizin, inşaat sahasında iş makineleri, inşaat malzemeleri ve taşeronlarımıza ait makine ve teçhizat bulunmasına rağmen, bu konuda herhangi bir güvenlik önlemi de alınmaksızın gelişigüzel bir şekilde ve zorla yıkım faaliyeti gerçekleştirilmiştir. ‘YÜRÜTME YİNE DURDURULDU’ Ordu Büyükşehir Belediyesinin yıkım işlemine esas aldığı projeye ait ruhsatın geçersizliğine yol açan imar değişikliğine ilişkin idari işlemle ilgili tarafımızdan açılan davada da 6 Şubat 2020 tarihinde yürütmeyi durdurma kararı verilmiştir. Bu karar neticesinde artık yıkımın dayanağı olan imar planı değişikliği ile ilgili idari işlemin yargı kararı ile yürütmesi durdurulmuştur. ‘KARAR YOK SAYILDI’ Görüldüğü üzere ortada geçerli ve uygulanması gereken bir yargı kararı varken, bu hiçe sayılarak Ordu Büyükşehir Belediyesince hukuka aykırı şekilde yıkım işlemlerine devam edilmiştir. Bu verilen yürütmeyi durdurma kararı gereğince yıkım faaliyetinin yapılamayacağı yetkililere bildirilmiş ise de; bu yöndeki itirazlarımız sonuçsuz kalmış ve hukuka aykırı olarak yıkım işlemi devam etmiştir.” ‘ZARARI KİM KARŞILAYACAK’ “Hukuk ne derse o” diyen Sayın Dr. Mehmet Hilmi Güler, hukukun vermiş olduğu kararları hiçe sayarak yıkım işlemini başlatmıştır. Bu eylem; tamamen hukuk dışı ve tam anlamı ile hukuk katliamıdır. Şimdi soruyoruz. Mahkeme kararları ve yasal düzenlemelere aykırı bir şekilde bu hale getirilen Belde Evler Projesinden daire satın almış olan vatandaşlar ile bu projeye ihale ile ortak olarak katılmış ve projenin yüklenicisi durumunda bulunan “İntaya & Özmen& Köksal Adi Ortaklığı”nın uğramış olduğu mağduriyetlerin telafisi nasıl ve ne şekilde olacaktır? Bu zararlar kimin tarafından karşılanacaktır? Keyfi kararlarla ve hukuk tanımayan bir zihniyetle bu projeye zarar veren kurum ve kişiler, bu zararlardan bizzat sorumlu olmayacaklar mı?”
İntaya&Özmen&Köksal Adi Ortaklığı Avukatı Sezgin Yıldırım, Belde Evlerin yıkım kararına ilişkin, “Ortada geçerli ve uygulanması gereken bir yargı kararı varken, bu hiçe sayılarak Ordu Büyükşehir Belediyesince hukuka aykırı şekilde yıkım işlemlerine devam edilmiştir” dedi.

Altınordu ilçesi Kirazlimanı mahallesinde yer alan ve Ordu Büyükşehir Belediyesi tarafından 2017 yılında arsa satışı karşılığı gelir paylaşımı modeliyle ihale edilen 11 bin 575 metrekarelik denize sıfır arazide yükselen Belde Evler projesinde yıkım dördüncü gününde de devam etti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Milletvekili Ergün Taşcı’ya akıbetini sorup, “Belediye Başkanı Hilmi Güler’e kaç kez söyledim, nasıl yıkmazsınız?” dediği projede, İntaya & Özmen & Köksal Adi Ortaklığı dün basın toplantısı düzenledi. Ordu İdare Mahkemesi'nin verdiği son yıkım kararıyla ilgili olarak yürütmeyi durdurma kararı alan konsorsiyum yaptığı açıklamada, “Ordu Büyükşehir Belediyesi, yüzde 22.5 hissesi belediyeye ait Belde Evlerin yıkımına başlarken hak ve hukuk katliamına yol açtı” ifadelerine yer verildi.

İntaya&Özmen&Köksal Adi Ortaklığı adına basın açıklaması metnini okuyan Av. Sezgin Yıldırım, Ordu Büyükşehir Belediyesi tarafından geçtiğimiz yıl yapılan yapı tatil tutanağı, ruhsat iptali ve yıkım işlemi ile imar değişikliği işlemi olarak açılan davalarla ilgili yürütmeyi durdurma kararı aldıklarına dikkat çekti. Yıldırım’ın konuşmasından satır başları şöyle;

‘SÜREÇ HUKUKA AYKIRI’

Yıkımla ilgili alınan idari işlemler yönünden 3 kez aynı Mahkeme tarafından “yürütmeyi durdurma kararı” verilmiş iken; sebebini anlayamadığımız bir şekilde son olarak aynı mahkeme tarafından daha önce 3 kez verilen yürütmeyi durdurma kararına rağmen, bu kez yürütmeyi durdurma kararı talebimiz reddedilerek hukuka aykırı şekilde yıkım süreci başlatılmıştır.

‘BAŞVURU SONUÇLANMAMIŞTI’

Ordu İdare Mahkemesi tarafından yürütmeyi durdurma talebimizin reddedilmesine ilişkin bu karar henüz tarafımıza ve Ordu Büyükşehir Belediyesine usulüne uygun bir şekilde tebliğ edilmediği halde; 11 Şubat 2020 tarihinde, Ordu Büyükşehir Belediyesi tarafından 200 kişilik zabıta ve polisten oluşan güvenlik güçleri de hazır edilmek suretiyle yıkım yapılmak amacıyla sabah saat 09.00 suları itibariyle inşaat alanına gelinmiştir.

‘TEBLİGAT YAPILMADI’

Sözleşme ile müvekkilin zilyetliğinde bulunan inşaat sahasına hukuka aykırı bir şekilde gelinerek yıkımla ilgili herhangi bir tebligat yapılmaksızın ve tahliye için hiçbir süre verilmeksizin, inşaat sahasında iş makineleri, inşaat malzemeleri ve taşeronlarımıza ait makine ve teçhizat bulunmasına rağmen, bu konuda herhangi bir güvenlik önlemi de alınmaksızın gelişigüzel bir şekilde ve zorla yıkım faaliyeti gerçekleştirilmiştir.

‘YÜRÜTME YİNE DURDURULDU’

Ordu Büyükşehir Belediyesinin yıkım işlemine esas aldığı projeye ait ruhsatın geçersizliğine yol açan imar değişikliğine ilişkin idari işlemle ilgili tarafımızdan açılan davada da 6 Şubat 2020 tarihinde yürütmeyi durdurma kararı verilmiştir. Bu karar neticesinde artık yıkımın dayanağı olan imar planı değişikliği ile ilgili idari işlemin yargı kararı ile yürütmesi durdurulmuştur.

‘KARAR YOK SAYILDI’

Görüldüğü üzere ortada geçerli ve uygulanması gereken bir yargı kararı varken, bu hiçe sayılarak Ordu Büyükşehir Belediyesince hukuka aykırı şekilde yıkım işlemlerine devam edilmiştir. Bu verilen yürütmeyi durdurma kararı gereğince yıkım faaliyetinin yapılamayacağı yetkililere bildirilmiş ise de; bu yöndeki itirazlarımız sonuçsuz kalmış ve hukuka aykırı olarak yıkım işlemi devam etmiştir.”

‘ZARARI KİM KARŞILAYACAK’

“Hukuk ne derse o” diyen Sayın Dr. Mehmet Hilmi Güler, hukukun vermiş olduğu kararları hiçe sayarak yıkım işlemini başlatmıştır. Bu eylem; tamamen hukuk dışı ve tam anlamı ile hukuk katliamıdır. Şimdi soruyoruz. Mahkeme kararları ve yasal düzenlemelere aykırı bir şekilde bu hale getirilen Belde Evler Projesinden daire satın almış olan vatandaşlar ile bu projeye ihale ile ortak olarak katılmış ve projenin yüklenicisi durumunda bulunan “İntaya & Özmen& Köksal Adi Ortaklığı”nın uğramış olduğu mağduriyetlerin telafisi nasıl ve ne şekilde olacaktır? Bu zararlar kimin tarafından karşılanacaktır? Keyfi kararlarla ve hukuk tanımayan bir zihniyetle bu projeye zarar veren kurum ve kişiler, bu zararlardan bizzat sorumlu olmayacaklar mı?”

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haberunye.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.