SP Ordu İl Başkanı Temiz'den fındıkla ilgili flaş açıklama

SİYASET 01.09.2019 - 16:26, Güncelleme: 28.03.2022 - 16:21 1556+ kez okundu.
 

SP Ordu İl Başkanı Temiz'den fındıkla ilgili flaş açıklama

MHP Milletvekili Cemal Enginyurt’un “Ferrero firmasını Rekabet Kurulu’na şikayet edeceğim “açıklamasını Saadet Partisi İl Başkanı Av. Erkan Temiz, “Ferrero’yu Rekabet Kuurlu’na şikayet etmek eşeği kıçından yemlemektir”dedi.
Temiz, konuya ilişki şu değerlendirmelerde bulundu; Ordu mebuslarında biri, basına yaptığı açıklamasında Ferrero firmasını Rekabet Kurulu’na şikayet edeceğini ifade etmiş... Öncelikle ifade etmeliyiz ki bizim yıllardır ifade ettiğimiz noktaya şimdi geldiler. Fındık piyasasında yabancı sermayenin oluşturduğu tekelci anlayış, üreticinin emeğini ve alın terini sömürmektedir. Ancak bununla mücadele etmenin yolu, rekabet kuruluna şikâyet etmek değildir. Çünkü bu şikâyetten sonuç alınmaz. Çünkü ortada fiili bir tekelleşme olsa da hukuken bir tekelleşme olduğunu kimse ispat edemez. Ferrero  firmasının, Oltan  Gıdayı satın almasından sonra bu satış Rekabet Kurulu’na gitmiş ve rekabet kurulu, tekelleşmenin olmadığı yönünde karar vermiştir. Bu gün için yapılacak şikâyet, serbest piyasa koşulları gerekçesi ile reddedilecektir. Zaten rekabet kurulu karar verene kadar, Ferrero Türk fındığını almış, kasasını doldurmuş olacaktır. Bu aşamada yapılması gereken, rekabet kuruluna gitmek değildir. FINDIK ÜRETİCİSİNE SAHİP ÇIKILMASI İÇİN DOĞRU OLAN YÖNTEM ŞUDUR; Üreticinin emeğinin ve alın terinin Ferrero ve fiili ortakları olan yabancı emperyalist sermaye tarafından sömürülmesini engellemek için yapılması gerekenler şunlardır; - Tarım Bakanlığı ve TMO ile görüşülerek fındık alım şartlarının yeniden belirlenmesi.... - TMO'nun, fındık üretimi yapılan bütün ilçelerde alım noktaları oluşturmasının sağlanması... randevuların 5 günü geçmemesi... - TMO'nun üretilen fındığın tamamını alacağını açıklaması ve uygulaması, her hangi bir kota sınırının olmaması, kotanın kaldırılması... - Fındık bedellerinin, satım sonrasında hemen ödenmesi... - Fındık fiyatının, maliyet + 30 refah payı şeklinde yeniden belirlenmesi ki bu hesaplama ile fiyat 20 Tl olacaktır... - TMO tarafından alınan fındıkların yılbaşından evvel satılmayacağı ve alınan fındığın, alım fiyatının altında asla satılmayacağının ilan edilmesi... ÜRETİCİYİ, TEKELCİ YABANCI SERMAYE KARŞISINDA KORUYACAK BİR SİSTEM UYGULANMALIDIR... Bu şartların sağlanması halinde, üretici fındığını gönül rahatlığı ile TMO'ya götürebilecek, hiç bir zorlukla karşılaşmadan ürününü satıp bedelini peşin olarak alabilecektir. Bu durumda, fındık satın almak zorunda olan özel sektör TMO'nun fiyatının üstünde bir fiyat vererek fındığı almak zorunda kalacaktır.... Bu durumda fındık fiyatları mutlaka 18-20 Tl civarına çıkacaktır... TMO'nun bunları yapması halinde, fındık için yapacağı alım harcaması daha da düşecektir. Çünkü serbest piyasa, daha yüksek bir fiyatla fındığı satın almak zorunda kalacağı için üretici tüccara yönelecektir... Bu durumda üretici kazanacak, yerli sermaye kazanacak, Türkiye kazanacaktır... Bu sistemin kurulması yani tekelci sermaye karşısında üreticinin korunmasını sağlayacak sistemin kurulması, anayasanın bir gereği olup, sosyal devlet anlayışının bir zorunluluğudur.
MHP Milletvekili Cemal Enginyurt’un “Ferrero firmasını Rekabet Kurulu’na şikayet edeceğim “açıklamasını Saadet Partisi İl Başkanı Av. Erkan Temiz, “Ferrero’yu Rekabet Kuurlu’na şikayet etmek eşeği kıçından yemlemektir”dedi.

Temiz, konuya ilişki şu değerlendirmelerde bulundu;
Ordu mebuslarında biri, basına yaptığı açıklamasında Ferrero firmasını Rekabet Kurulu’na şikayet edeceğini ifade etmiş...

Öncelikle ifade etmeliyiz ki bizim yıllardır ifade ettiğimiz noktaya şimdi geldiler. Fındık piyasasında yabancı sermayenin oluşturduğu tekelci anlayış, üreticinin emeğini ve alın terini sömürmektedir. Ancak bununla mücadele etmenin yolu, rekabet kuruluna şikâyet etmek değildir. Çünkü bu şikâyetten sonuç alınmaz. Çünkü ortada fiili bir tekelleşme olsa da hukuken bir tekelleşme olduğunu kimse ispat edemez. Ferrero  firmasının, Oltan  Gıdayı satın almasından sonra bu satış Rekabet Kurulu’na gitmiş ve rekabet kurulu, tekelleşmenin olmadığı yönünde karar vermiştir. Bu gün için yapılacak şikâyet, serbest piyasa koşulları gerekçesi ile reddedilecektir. Zaten rekabet kurulu karar verene kadar, Ferrero Türk fındığını almış, kasasını doldurmuş olacaktır.
Bu aşamada yapılması gereken, rekabet kuruluna gitmek değildir.

FINDIK ÜRETİCİSİNE SAHİP ÇIKILMASI İÇİN DOĞRU OLAN YÖNTEM ŞUDUR;

Üreticinin emeğinin ve alın terinin Ferrero ve fiili ortakları olan yabancı emperyalist sermaye tarafından sömürülmesini engellemek için yapılması gerekenler şunlardır;
- Tarım Bakanlığı ve TMO ile görüşülerek fındık alım şartlarının yeniden belirlenmesi....
- TMO'nun, fındık üretimi yapılan bütün ilçelerde alım noktaları oluşturmasının sağlanması... randevuların 5 günü geçmemesi...
- TMO'nun üretilen fındığın tamamını alacağını açıklaması ve uygulaması, her hangi bir kota sınırının olmaması, kotanın kaldırılması...
- Fındık bedellerinin, satım sonrasında hemen ödenmesi...
- Fındık fiyatının, maliyet + 30 refah payı şeklinde yeniden belirlenmesi ki bu hesaplama ile fiyat 20 Tl olacaktır...
- TMO tarafından alınan fındıkların yılbaşından evvel satılmayacağı ve alınan fındığın, alım fiyatının altında asla satılmayacağının ilan edilmesi...

ÜRETİCİYİ, TEKELCİ YABANCI SERMAYE KARŞISINDA KORUYACAK BİR SİSTEM UYGULANMALIDIR...

Bu şartların sağlanması halinde, üretici fındığını gönül rahatlığı ile TMO'ya götürebilecek, hiç bir zorlukla karşılaşmadan ürününü satıp bedelini peşin olarak alabilecektir. Bu durumda, fındık satın almak zorunda olan özel sektör TMO'nun fiyatının üstünde bir fiyat vererek fındığı almak zorunda kalacaktır.... Bu durumda fındık fiyatları mutlaka 18-20 Tl civarına çıkacaktır...

TMO'nun bunları yapması halinde, fındık için yapacağı alım harcaması daha da düşecektir. Çünkü serbest piyasa, daha yüksek bir fiyatla fındığı satın almak zorunda kalacağı için üretici tüccara yönelecektir... Bu durumda üretici kazanacak, yerli sermaye kazanacak, Türkiye kazanacaktır...

Bu sistemin kurulması yani tekelci sermaye karşısında üreticinin korunmasını sağlayacak sistemin kurulması, anayasanın bir gereği olup, sosyal devlet anlayışının bir zorunluluğudur.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haberunye.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.